Necati, bir dükkanda Kadriye ve Canan ile karşılaşır. Kadriye, raflardan tencereyi alamayınca Necati'den yardım ister. Necati ise tencereyi kafasına düşürür. Canan ve Kadriye, tencereyi çıkarmaya çalışsalar da sıkıştığı için alamazlar. Sadece ön tarafını gözleri görebileceği şekilde keserler. Birlikte eve döndüklerinde Şakir ve Remzi ona bir oyun oynarlar. Kafasına taktığı bir kask olduğu için süper güçlerinin olduğunu söylerler. Necati de hemen onlara inanır. İlk başta görünmez olmuş gibi davranırlar. Sonra da sezgilerinin güçlendiğini söylerler. Necati geleceği tahmin etmeye çalışır. Öncesinde Remzi, söylediğini yaparak güçlerinin olduğuna inandırır. Tüm mahalle halkı, Necati'nin her şeyi tahmin edebildiğini sanırlar.
Remzi ve Şakir bu oyunun kötü yerlere gideceğini anladıkları için gerçeği itiraf etseler de kimse onlara inanmaz. Necati son kez zor olan bir şey tahmin eder. Gökyüzünden sincaplar düşeceğini söyler. Bu sırada da paraşütle inen sincaplar gelir. Şakir ve Remzi çok şaşırırlar. Ülkeye bir gök taşı yaklaşıyordur. Necati, herkesin rahat olmasını ve buraya düşmeyeceğini söyler. Herkes ona inanarak dünyaya yaklaşan gök taşından kaçmazlar. Şakir ve Remzi, Necati'yi uyarmaya çalışsalar da onları dinlemez. Gök taşı daha çok yaklaşınca Necati çok korkar. Bir anda gök taşının yönü değişir ve dünyaya düşmeden geriye döner. Herkes bunun Necati sayesinde olduğunu düşünürler. Mirket, Necati'nin daha fazla havalara girmemesi için kafasındaki tencereyi, icadıyla yok eder. Necati kaskının gitmesine çok üzülür.