Panda ve Dondurmacı - Adisebaba Masallar
O gün hayatında ilk defa bir mektup alan panda çok ama çok heyecanlanmış. Bu heyecanı sırasında pencerenin ardından onları dinleyen yaramaz yavru kurdu fark etmemiş bile! Bir dondurmacı zürafanın davetiymiş. Bunu duyan kurt kendisini kimse davet etmediği için sinirlenmiş. Güneş tam tepede parladığında dondurma yemek isteyen hayvanlar bambu ağaçlarının olduğu yere toplanmış. Dondurmacı zürafayı bekliyorlarmış ama ne gelen ne giden kimseyi görmemişler. Bir süre sonra dondurmacı zürafa üzgün bir şekilde hayvanların yanına gelmiş. Fakat yanında dondurma arabası yokmuş. Sabah arabasına dondurmalarını koyup yola koyulduğunu söylemiş. Biraz dinlenmek için beklediği yerde arabasının bir anda çalındığını fark etmiş. Oldukça üzgün olan zürafaya tüm hayvanlar yardım etmeye karar vermişler. O sırada dondurma arabasını kendi inine kaçıran yaramaz kurt bütün dondurmaları iştahla yemeye başlamış. Hayvanlar ise dondurma arabasının tekerlek izlerini takip etmişler. Bir süre sonra çilek kokusu almaya başlamışlar. Kokuyu takip etmeye devam etmişler. Biraz daha ilerledikten sonra yaramaz kurdun ayak izlerini görmüşler. Bu izler kurdun ininde son bulmuş. Arabayı kaçıran kurdun inine kimin gireceğine karar verip pandayı yollamışlar. Yediği dondurmalardan ötürü sesi giden kurdun hastalandığını görmüş. Panda, kurdu zar zor ikna edip dışarı çıkarmış. Herkes bir yandan onu iyileştirecek şeyler yapmaya başlamış. Zürafa, dondurmayı kaçırmasaydı daha çok eğlenip hasta olmayacağını söylemiş. Kurt ise ona davetiye gelmediği için böyle bir şey yaptığını söylemiş. Aslında davetiye yaramaz kurtçuk fark etmemiş. Kurt bundan sonra daha dikkatli bir yavru olup iyilik eden arkadaşlarına daha iyi olmuş.
