Keloğlan 48. Bölüm - Meclis Özel
Keloğlan ve arkadaşları ağacın altında oturmuş şeftali yiyorlardır. Karşıda Kara vezir, Uzun ve Huysuz gelir. Kara vezir onların şeftali yemelerini istemez. Onlar dinlemeyip yemeye devam edince Kara vezir artık köyde kimse şeftali yemeyecek der. Keloğlan ve arkadaşları şeftali yemeyi bırakmazlar. Kara vezir sinirli bir şekilde geri döner.
Yarın olunca çocuklar, ağaçlara baktıklarında hiç şeftali kalmadığını görürler. Köydeki meyve satan esnafın yanına giderler. Fakat tezgahında hiç şeftali yoktur. Kara vezir, şeftali yenmesini yasaklamış ve hepsini toplatmıştır. Keloğlan, Balkız ve Kara'yı alıp Kara vezirin sarayına gider. Gittiklerinde Kara vezir ve diğer ikili uyuyordur. Askerler girmemeleri için önlerini kesince Keloğlan geçit saatini hediye vereceğini söyleyince hepsi uyanır. Gelmelerine izin verir. Keloğlan Geçit saatini açınca hepsi beyaz ışığın içinden dünyaya giderler.
Gittikleri yer, Türkiye Büyük Milet Meclisidir. Milletvekillerinin milletten aldıkları yetkiyle ülkeyle ilgili kararlar aldıkları yerdir. Kara vezir ve diğerleri hemen ortadan kaybolup meclisin içine girerler. Uzun hepsini merdivenden düşürünce aklı gider. Bir öğretmen gibi TBMM'yi anlatır ve onlara gezdirir. Kara vezir başkan koltuğuna oturunca Keloğlan TBMM'nin demokrasiyle olduğunu söyler. Bu yüzden Kara veziri oraya götürmüştür.
Keloğlan demokrasiye örnek olarak şeftaliyi vermiştir. Şeftali yemek isteyenler ellerini kaldırsın deyince dört kişi elini kaldırır. Şeftali yemek istemeyen kaldırsın deyince Kara vezir ve Huysuz sadece kaldırır. Kara vezir kaybetmiştir. Kara vezir ben istemediğim halde şeftali mi yiyeceğim diye sorunca Keloğlan da eğer istemezsen yemeyebilirsin ama yemek isteyenlere de engel olamayacağını söyler.
Uzun partiyi anlatır. Kara vezir parti kurmak isteyince Uzun yirmi milletvekili olması gerektiğini söyler. Kara vezir geçit saatini alıp köye gider. Köyden yirmi kişi getirir. Aralarında parti kurarlar. Köy halkı hep Balkız ve Keloğlanı seçer. Kara vezir köy halkına kızıp zorla oy vermelerini ister. Halk hiç biri ona oy vermek istemez. Balkız, "insanların seni desteklemesini istiyorsan onları kendinden daha çok düşünmelisin. Unutma! Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir." der
