Adisebaba Çizgi Film Masalları - Ağustos Böceği İle Karınca

Bir varmış, bir yokmuş. Yaz mevsimi bütün güzelliğiyle devam ederken ormanda yaşayan hayvanlar, kuşlar, böcekler sıcak yaz günlerinin tadını çıkarıyorlarmış. Yazın yiyecek bulma sıkıntısı çekmiyorlarmış çünkü. Tembellik yapıp şarkı söylemeyi çok seven çekirge için sıradan bir günmüş. Bir ağacın gölgesinde oturmuş. Topladığı bitki köklerini yiyor, bir yandan da şarkı söylüyormuş. Çekirge kulakları tırmalayan sesiyle bir ses duymuş. O sese kulak vermiş. Sesin nereden, kimden geldiğini anlamak için altında durduğu ağacın dallarına sıçramış hızla. Biraz ilerisinde büyük bir karınca sürüsü sıraya girmiş, asker adımlarıyla düzenli bir şekilde yürüyorlarmış. 

Karıncalar; kocaman kocaman tohumları, ağaçlardan dökülen kuru meyveleri taşıyorlarmış güçlükle. Çekirge ağacın dalından yere sıçramış. Şaşkın şaşkın uzaklaşan karınca sürüsüne bakmış. Bu sırada kendisine doğru gelen küçük bir karınca görmüş. Küçük karınca sırtında kendisinden kat kat büyük olan bir çekirdek tanesini taşımaya çalışıyormuş. Tam çekirgenin yanından geçerken karınca, sırtında taşıdığı çekirdek tanesini düşürmüş. Biraz dinlenmeye de ihtiyacı varmış. Çekirge anlamsız yere karıncaya bakmış. Karınca kış için yiyecek topladıklarını söylemiş. Karınca, bu tembel çekirgeyi daha fazla dinlemek istememiş. 

Çekirdek tanesini tekrar sırtını yüklemeye çalışmış. Tek başına yapamayınca çekirgeden yardım istemiş. Çekirge böyle ağır işler yapamayacağını söylemiş. Karınca, çekirgenin bu cevabı üzerine ona ters ters bakmış ve çekirdeği tek başına sırtına almaya çalışmış. Çekirge ona ufak bir yardım da bulunmuş. Çekirge kendisi için çok küçük olan çekirdeği karıncanın sırtına koymuş. Karınca teşekkür edip yoluna devam etmiş.  Çekirge, karıncanın çabasını çok gereksiz ve boş bulmuş. Çekirge tekrar ağacın altına yatmış. Bir parça yemeğinden yedikten sonra kemanını çalmaya başlamış. Masalın devamında olanları merak ediyorsanız videoyu izlemeye devam edebilirsiniz.