Canan, bahçede çiçekleriyle ilgilenirken Şakir ve diğerleri aceleyle arabaya bindirip götürürler. Panoda yazan bir ilanda Karpuz Festivalinin yapıldığını ve en büyük karpuz yetiştiren kişiye büyük ödül verileceğini yazıyordur. Canan da bahçecilik de iyi olduğu için onu getirmişlerdir. Canan da yarışmayı kabul eder. Onlar gittikten sonra Akbaba Kürşat ve adamları da ilanı görürler. Onlarda bu yarışmaya katılacaklardır. Öncelikli olarak dev gibi bir karpuz yetiştirebilmek için öncelikle yanardağ torağına gerek vardır. Kahramanlarımız hemen bir yanardağın etrafına giderek, oradan toprak alırlar.
Arka bahçeyi sürdükten sonra hemen burada güzel bir tarla yapmaya başlarlar. Tarla sürüldükten sonra hemen karpuz çekirdeklerini toprağa ekerler. Daha sonra yağmur yağmasını bekleyeceklerdir. Fakat bir ay boyunca hava güneşli olacaktır. Necat, Remzi ve Şakir yağmurun yağması için yağmur duası yaparlar. Canan buna pek inanmasa da aniden yağmur yağmaya başlar. Kürşat ve Ercan ise karpuzlarına özel karışımla dev gibi bir karpuz büyütürler. Bu karpuz her şeyi fırlatıyordur. Remzi'nin karpuzları ise üç hafta sonra büyümüşlerdir.
Kürşat ve Ercan büyük karpuzu görünce arabalarıyla çarpıp karpuzlarını parçalarlar. Remzi, diğer büyümüş olan karpuzları getirmelerini söylerler. Mirket'ten karpuzu büyütmek için bir icadını alır. Canan, bunun bir hile olduğunu ve yapamamaları gerektiğini söyler. En büyük karpuzu seçilen Akbaba Kürşat olur. Fakat karpuza döktükleri karışım kabı ödülü açıklayan kişinin önüne düşer. O da hile yaptıkları için ödülü Canan kazanır. Remzi, icadı Kürşat'ın karpuzunda deneyip onu küçültür.