Canım Kardeşim 100. Bölüm - Deniz Feneri
Galip Bey, Lale Hanım ve Onur arabadan inerler. Lale Hanım ne iyi yapıp da geldiklerini söyler. Daha sonra da Lale Hanım kızların neden hâlâ çıkmadıklarını sorar. Galip Bey, Lale Hanım'a kızların ilk defa karavanla yolculuk ettiğini söyler. Galip Bey, kızlara dışarı çıkmalarını söyler. Kızlar dışarı çıkınca, Galip Bey kızlara Mıncır'ı sorar. Kızlar da Mıncır'a seslenirler. Kızlar önce sahilde topla oynarlar. Daha sonra denize girmek isterler. Kızlar denize girecekleri sırada Onur denizin sıcaklığını ve havanın sıcaklığını kontrol eder. Kızlara girebileceklerini ama güneş kremi sürmeleri gerektiğini söyler. Kızlar denizde biraz yüzdükten sonra Mine deniz fenerini fark eder. Mine deniz fenerine kule deyince Galip Bey, Müge ve Onur deniz feneri hakkında kısa bir açıklama yaparlar. Galip Bey yemeklerin hazır olduğunu söyler. Yemekten sonra çocuklara kendi aralarında biraz konuşurlar. Daha sonra da erken yatarlarsa sabah erken denizde yüzebileceklerini belirtirler. Sabaha yağmurun yağmaya başlaması ile denize giremezler. Mine denizdeki gemiyi fark eder. Onur da deniz fenerinin yanmadığını söyler. Galip Bey deniz fenerinin bozulmuş olduğunu ve geminin de kayalıkları görmediğini söyler. Lale Hanım görevlilere haber vermeleri gerektiğini belirtse de Onur görevliler gelene kadar geminin çoktan kayalıklara çarpacağını söyler. Onur koşarak deniz fenerine gider. Galip Bey ve kızlarda Onur'un peşinden gider. Deniz fenerini tamir edene kadar geminin kayalıkları fark etmesini sağlamak için küçük el fenerlerini ve bir ayna kullanırlar. Gemi kayalıkları fark eder ve çarpmaktan kurtulur. Lale Hanım çocukların yaptıkları için onlara aferin der ve onları bundan sonra gönüllü deniz feneri bekçisi olduklarını söyler.
