Babamın Gölgesi 1915 - 16. Bölüm

Zeynep ile Mehmet babalarından gelen mektupla postaneden ayrılırlar. Bir an önce mektubu açıp okumak istiyorlardır ancak dışarıda bekleyen anneleri hastanede olan abilerinin yanına gitmeden mektubu açmamalarını söyleyerek mektubu ellerinden alır. 

Hemen hastaneye doğru yola çıkarlar fakat hastanenin önüne geldiklerinde büyük bir kalabalık onları bekliyordur. Nezihe neler olduğunu öğrenmek için gidince çiçek hastalığı salgını olduğunu,  bu yüzden çocukların eve dönmeleri ve dışarı çıkmamaları gerektiğini söyler.  Yavuz dede çocukları alır ve eve döner ama yolda çok okumak istedikleri mektubun annelerinde kaldığını fark ederler. 

Çocuklar geri dönüp mektubu geri almak isteseler de,  dedeleri annelerinin saat 6’da geri geleceğini söyler ve müsaade etmez. Akılları mektupta olan çocuklar annelerinin gelmesini bekledikleri için zaman bir türlü geçmek bilmiyordur. 

Canları oldukça sıkılan çocuklar sırasıyla; saniyeleri sayarlar, halının karelerini sayarlar, misketle top oynarlar ama saate baktıklarında çok az zaman geçtiğini fark ederler. Bu esnada komşusu Hakkı Bey için mekanik bir çim biçme makinesi hazırlayan Yavuz Dede ise sürekli zamanın yetmediğinden ve yetişemeyeceğinden şikâyet edip duruyordur. 

Bu esnada çocukların aklına abilerinin de salgın yüzünden evden çıkamayacağı ve çok sıkılacağı gelir. Abilerinin ayağının da sakat olduğunu düşünerek ona rahat yürümesi için yardımcı olacak bir koltuk değneği yapmaya karar verirler.  İşe başlamadan önce bir türlü geçmeyen zaman onların işe girişmeleri ile birlikte hızla akar hale gelmiştir. 

Zeynep ve Mehmet, çıkan birçok aksiliği güçlükle aşarak abileri eve gelmeden koltuk değneğini bitirirler. Hem abilerine güzel bir koltuk değneği hazırlamayı başarmış hem de geçmeyen zamanı çok iyi şekilde değerlendirmişlerdir.  Osman kardeşlerinin hazırladığı hediyeden çok fazla memnun olur.

Nezihe de çocukların bütün gün bekledikleri babalarından gelen Mektubu çıkarır ve hep birlikte okurlar.