Davut Peygamberin Hikayesi - Sesli Hikaye
Çok eskiden Filistin de Yişay adında bir adam yaşıyordu. Yişay'ın her biri, birbirinden güçlü, iri yapılı ve çok sağlıklı on iki oğlu vardı ve bir de Davut… Davut, zayıf ve çelimsiz bir çocuktu. Onu, öteki kardeşleri arasında gören; galiba bu çocuk hasta diye düşünürdü. Babası Yişay, Davut'un bu durumuna çok üzülüyordu, hatta biraz da utanıyordu. Davut'un ortalarda görünmesini pek istemiyordu. Onu gözden uzaklara, koyun otlatmak için dağlara gönderiyordu. Davut; çelimsizdi, zayıftı, incecik ve narindi ama diğer kardeşlerinin hiçbirinde olmayan bazı özellikleri vardı. Allah (c.c), Davut'a çok güzel bir ses vermişti. Dağlarda, çiçekli kırlarda, yeşil ovalarda bütün güzellikleri yaratan Allah (c.c) için dualı şarkılar, şükürlü ilahiler söylerdi. Kuşlar bile susar Davut'u dinlerdi. Rüzgar, Davut'un şarkılarına eşlik ederdi ve dağlardan yankılanan sesi meleklere kadar giderdi.
Davut'un bir başka özelliği de çok iyi sapan kullanmasıydı. Nereye bir taş atsa tam hedefi vururdu. Atıp da vuramadığı hiç olmamıştı. Günün birinde, Davut'un ülkesinde savaş çıktı. Calut adında acımasız bir komutan, askerleri ile üzerlerine doğru geliyordu. Calut, nerdeyse bir devdi. Çok güçlü ve zalimdi. Davut'un halkının Tâlut adında bir kralı vardı. Tâlut herkesi Calut ile savaşmaya çağırdı. Davut'un iri yapılı kardeşleri de orduya katıldı. Tâlut ve ordusu, Calut ile savaşmak için yola çıktı. Yol onları bir nehrin kıyısına getirdi. Günlerdir yürüyen herkes çok ama çok susamıştı. Tâlut, sadece bir yudum için, eğer daha fazla içerseniz benim askerim değilsiniz dedi. Ama pek azı hariç kimse bu emri dinlemedi. Karınlarını su ile doldurdular ve çok su içenler Calut ile savaşmaktan vazgeçtiler. Tâlut'un ordusu küçücük kaldı. Şimdi bu küçücük ordu Calut'u nasıl yenecekti. Hikayenin devamında olanları merak ediyorsanız videoyu izlemeye devam edebilirsiniz.
