Köstebekgiller - 35. Bölüm

Caner ve Pelin, Boyo’nun kendilerini tanımamasına anlam veremezler. Boyo sanki başka biridir. Köstebekgiller üzülmesin diye onu saklarlar. Köstebekgilleri gönderip Boyo'ya baktıklarında Boyo yerinde değildir. Her yerde onu aramaya çıkarlar. Bu esnada Kösteban uyanır. Bir anda sorular sormaya başlar. Aslında bütün bu hatırlamama olayını tetikleyen madalyondur. Boyo’dan madalyonu çıkarırlar. Boyo’nun hafızası da geri gelir. Kösteban ve herkes yeniden tanışır. Kösteban başından geçenleri anlatır. Kuzeyin meşale çiçeğini almış ama Köstebekya’ya dönerken uçağı bulundukları yere düşmüştür. Kösteban aslında pilottur. Uçağını kaybetmiştir. 

Kösteban meşale çiçeğini aldığını, onu korumak için zambak kıza verdiğini söyler. Kösteban’ın anlattığı her şey sanki başka dünyaya ait gibidir. Büyük bir saat kulesi olduğunu, etrafta aslanların bulunduğunu, Meşale sarayında yaşayan zambak kızlara meşale çiçeğini emanet ettiğini söyler. Üstelik bu saray, yakınlarında bir yerdedir. Eda Hanım ve Aslan dede, Gölge'nin çadır kurmuş olduğunu görürler. Gölge kilo almış ve sürekli kaşınıyordur. Bunun sebebi ise Köstan amcanın verdiği karışımdır. Boyo, onun yanındadır. Boyo'yu alıp diğerlerinin yanına giderler. Köstebekya kitabında sarayın yerini gösteren bir bilmece vardır. Köstebekgiller, Caner ve Pelin sarayın yerini bulmak için, Köstebekya kitabında yazan bilmeceyi çözmeye çalışırlar. Eve girdiklerinde madalyonu bahçede unuturlar ve bilinmeyen bir el madalyonu alır.