Kız Kulesi Masalları - Çilli Horoz Ve İnci Tanesi - Ferman Akgül

Vaktin birinde kendi halinde yaşan bir çilli horoz varmış. Bu çilli horoz, bütün gün sağı solu eşeleyerek yiyecek bir şeyler arar, bulduklarıyla karnını doyurur, böylece yaşar gidermiş. Çilli horoz, bir gün yine toprağı eşelerken yerde kocaman, parlak bir inci tanesi bulmuş. Tam inciyi aldığında ilerde yabancı bir atlı gelmiş. Bu inciyi alıp yine tozu dumana katarak uzaklaşmış. Zavallı horoz neye uğradığına şaşırmış. Horoz, inciyi ne yapıp ne edip geri alacağını düşünmüş ve atlıyı bulmak için düşmüş yola. Yolda bir tilki, horozu durdurmuş. Nerden geldiğini, nereye gittiğini sormuş. Horoz başından geçenleri bir bir anlatınca tilki de onunla gelmek istemiş. Çilli horoz, tilkinin teklifini kabul etmiş. İkisi birden düşmüş yola. Epey yol gittiklerinde tilki yorulmuş. Horoz, ne yapacağını düşünürken tilkiyi kursağına saklamış. 

Tekrar yola düşmüş. Bu sefer karşısına bir kurt çıkmış. Kurtta ona nerden geldiğini ve nereye gittiğini sormuş. Horozun başından geçenleri öğrenince kendisi de onunla birlikte gitmek istediğini söylemiş. Horoz kabul etmiş. Birlikte yola devam etmişler. Kurdun da yürümekten hali kalmamış onu da kursağına almış. Derken nehirle sohbete başlamış. Başından geçen tüm olayları anlatmış. Nehirde, horozun yolculuğuna eşlik etmek isteyince düşmüşler yola. Nehirde çok yorulunca horozda nehri içip kursağına almış. Horoz adamın konağını sonunda bulmuş. Adam meğer bir Bey'miş. Kapısına dayanan horozu doğru düzgün dinlemeden adamlarına yakalatmış. 

Horozu kümese kapatmışlar. Horoz kaçmak istemiş ama kazlar izin vermiş. Bu sırada horozun aklına tilki gelmiş. Tilkiyi kazların üzerine salmış. Kazlar tilkiyi görünce sağa sola kaçışmış. Kümesten çıkarlar. Tilki kaçmayı başarmış ama horoz Bey'in adamlarına yakalanmış. Bu sefer horozu boğaların yanına atmışlar. Horoz bu sefer de kurdu dışarı salıp oradan kurtulmuş. Bu sefer de konağın tandır odasında horozu kapatmışlar. Tandır da ateşler çok yanıyormuş. Nehri ateşin üstüne boca etmiş. Böylece oradan kurtulmayı başarmış. Bey, horozla baş edemeyince onu dinlemiş. Hatasını anlayınca Çilli horoza hem inci tanesini hem de kırk altın olan keseyi vermiş. Çilli horoz o günden sonra inci tanesini hiç yanından ayırmamış.